roman
-
Roman Keyfi
Portland’da havanın bir türlü aydınlanmadığı bir kış sabahı, dersimden sonra bisikletime atlayıp daha bir defa –o da Aylin sayesinde- gittiğim bir kafeye yollandım. Burada ders verdiğim stüdyo ani bir kararla bir gecede kapatıldı, ben de geride kalan bütün öğrencilerimle beraber mahalledeki başka bir stüdyoya aktarıldım. Mülteci konumundayız şimdilik. Ben nasıl olsa yakında Istanbul’a dönüyorum diye Continue reading
-
ÇOK
Bugün birşeyin iyice farkına vardım: Bir şeyi iyi yapmak istiyorsanız ÇOK çalışmanız lazım. Bu ÇOK’u bilerek ve isteyerek büyük harflerle yazıyorum ki düşündüğünüzden çok daha ÇOK çalışmanız gerektiğini anlayabilin. Bahsettiğim ÇOK çalışmak, aynı anda birden fazla şeyi iyi yapmak istiyorsanız erişebileceğiniz bir nokta değil. Bu derece ÇOK çalışmak için elinizde enerjinizi, vaktinizi, paranızı akıtacağınız tek Continue reading
-
Küçük Şeylerin Tanrısı
Oh! Yoga hakkında söyleyeceklerimi döktüm. Şimdi kaldığımız yerden devam edebiliriz. Aramıza yeni katılanlara hatırlatalım: Bir kitaptan bahsediyorduk. Ne olmuş yani, diyorduk. Ne olmuş biz kendimizi zincirlerimizden kurtardı isek? Dünyada haksızlık, işkence, ızdırap bitecek mi? Beni bir kara bulut sarmıştı ki o kitabı hatırladım. Hani nasıl zannederdik sanki dünya bizim etrafımızda dönüyor. Sanırdık ki biz sorumluyuz Continue reading